Zen rahiplerinin meşhur su deneyini duydunuz mu? Japonya’da bilim adamları ve Zen rahipleri birlikte bir deney yaptılar. Aynı su kaynağından aynı anda 3 pet şişeye su koyup ağzını sıkıca kapattılar. Su şişelerinden birini olduğu gibi bıraktılar. Birine kötü sözler söyleyip lanetleyip üzerine de kötü sözler yazıp yapıştırdılar. Sonuncuya ise birlikte dua edip seni seviyorum yazıp yapıştırdılar. Tam 24 saat sonra bilim adamları Zen rahiplerinin yanında 3 pet şişeyi açıp mikroskobik incelemeye aldılar. Olduğu gibi bırakılan pet şişe hepimizin bildiği normal suyun mikroskobik görüntüsünde olduğu halde, üzerinde kötü sözler yazılmış olan hakaret edilmiş suyun mikroskobik görüntüsü herkesi şoka soktu… Adeta toksik bir zehri andıran bozulmuş ve su olmaktan çıkmış tuhaf bir yapı oluşmuş… En ilginç olanı ise üzerinde “Seni Seviyorum” yazan şişenin suyu. Adeta bir elmas kristali kadar çekici ve muhteşem güzellikte bir mikroskobik manzara… Adeta şifa veren bir sihirli iksir gibi… Eğer bizim vücudumuzun % 80’i su ise ve düşünceler suya bunu yapabiliyorsa bize ne yapıyordur acaba?

 

Doğum ölüm evlilik gibi ciddi hayatsal kaderimiz dışında şu ana kadar yaşadığımız her şey, geçmişteki düşünce ve inançlarımızdan kaynaklandı. Ve yaşayacağımız ve başımıza gelecek her şey de şu AN’da saklı. Şu an düşündüğünüz her düşünce ve söylediğiniz her söz geleceğinizi şekillendiriyor ve oluşturuyor. Şu anda söyleyip düşündüğünüz her şeye dikkat edin. Olumlu mu? Olumsuz mu? Dikkat edin! Farkında olun! Yarınınızı biçimlendiriyorsunuz….
Şu anda iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin tüm yaşadıklarınız ve başınıza gelen her şey geçmişte bir yerde bir şekilde düşünüp söylediğiniz şeyler yüzündendir. Tüm düşünceler kendine özgü bir duygu yaratır. Düşüncelerimiz değiştiği anda duygularımız otomatik olarak değişir.

 

Doğduğumuz andan itibaren bize hep bir şeyler öğretildi, diretildi, zorlatıldı. Binlerce yıllık insanlığın biriktirdiği tüm anıları biriktirdik duygularımızda ve düşüncelerimizde… Evet bu doğru… Ama inanın şu AN’daki düşüncelerimizi biz seçiyoruz. İnançlarımız bize nereden geliyorsa gelsin, An’daki düşüncelerde geçmişin gücü olamaz. Artık düşüncelerimizi değiştirmenin zamanı geldi ve bazı düşünceleri düşünmeyi reddedebiliriz. Ve bazılarını da bir alışkanlık haline getirip tekrar tekrar düşünüp tekrar tekrar söyleyip yeni düşünce kalıpları oluşturabiliriz.

 

Başımıza gelen her şeyin sorumluluğu bizim. Bunu kabul etmek başlangıçta biraz zor olabilir ama bu gerçek. Yaşadığımız bütün her şey. Varlık, yokluk, hastalık, sağlık, fakirlik, zenginlik tümü.
Öncelikle bilinçaltı inançlarınızı değiştirmekle başlayalım işe. Öncelikle kendinizi sevmekle kendinizi affetmekle başlayalım işe. Hep ve her zaman kendimizi suçlar ve keşkelerimizi sıralarız ki en kaçamak yol budur. Yeterli olmadığımızı ve yeterince iyi olmadığımızı düşünürüz. Hep kendimizi eleştirir ve bolluğu, bereketi ve güzel olan hiçbir şeyi hak etmediğimizi düşünürüz bilinçaltında. Yıllardır hep aynı olumsuz duygular. Şimdi kendimizi affetmenin ve onaylamanın zamanı. Kendini sevmek, onaylamak, kendine güvenmek, layık olduğunu düşünmek ve kendini affetmek hayatın her alanında mucizevi değişim getirecektir. İş ve özel hayatınızda, zihinsel, duygusal ve fiziksel sağlığınızda temel anahtar kendini onaylama ve kabul etmedir.

 

Kendimize gösterdiğimiz anlayış ve şefkat mucizeler yaratacaktır. İçimizdeki küçük çocuk korku dolu. Güvensiz bir dünyada yapayalnız hissediyor kendini. O küçük çocukla barışmanın ve onu iyileştirmenin zamanı geldi. Bu olumlamanın detayını daha sonra tekrar anlatacağım ve uygulamaya başladığınız andan itibaren mucizelere tanık olacaksınız. Çok basit bir uygulama ama alışkanlık haline getirmeniz lazım. Her gece yatmadan önce ve her sabah yüzümüzü yıkarken ve dişimizi fırçalarken, aynanın karşısında kendimize sevgiyle gülümsüyoruz, birkaç defa ve mümkünse yüksek sesle, hatta avaz avaz şu olumlamayı yapıyoruz:
SENİ SEVİYORUM…
SENİ OLDUĞUN GİBİ SEVİYORUM…
SENİ OLDUĞUN GİBİ KABUL EDİYORUM…
VE SENDEN ÖZÜR DİLİYORUM…
LÜTFEN BENİ AFFET…
TEŞEKKÜR EDİYORUM…

Mukaddes Pekin Başdil

Araştırmacı-Yazar

Kaynak: Denizli Haber

uyanış aydınlanma mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes mukaddes mukaddes ruhsal rehber kolektif bilinç farkındalık hazartandoğan hakanyedican hakanyılmazçebi abdullahcanıtez bülentgardiyanoğlu ozanpartal sevildeniz cananbekdik cenksabuncuoğlu Bülent Gardiyanoğlu Çağrı Dörter Deniz Egece Zehirli Mikrofon Halil Ata Bıçakçı Erhan Kolbaşı Hasan Hüsnü Eren Prof. Dr. Gazi Özdemir Anette Inserberg Hakan Yedican Ferhat Atik Mustafa Kurnaz Kubilay Aktaş Hazar Tandoğan Alişan Kapaklıkaya Canten Kaya Şanal Günseli Haluk Özdil Binnur Duman Tuna Tüner Eray Hacıosmanoğlu Serpil Ciritci İlhan Berat Yılmam Teoman Karadağ Dr. Ramazan Kurtoğlu Abdullah Çiftçi Abdullah Canıtez Lemurya MU