“Teşekkürler koronavirüs! Bizi silkelediğin için! Bize daha büyük bir şeye bağlı olduğumuzu gösterdiğin ve düşündürdüğün için! Teşekkürler, bize bollukla, sağlıkla, özgürce ve lüx içinde yaşadığımız hayata minnettar olmayı öğrettiğin için! Bütün bunların bize bahşedilmiş olduğunu anlamımızı sağladığın için! Teşekkürler bizi durdurduğun için! En basit şeyler için bile zamanımızın olmadığı, yoğun bir iş temposunun içinde nasıl kaybolup gittiğimizi bize gösterdiğin için! Çok önemli olduğunu düşündüğümüz bütün basit sorunları bir kenara atmayı öğrettiğin için! Neyin gerçekten önemli olduğunu gösterdiğin için! Teşekkürler sana bütün transferleri, yolculukları durdurdun! Gezegen bize yalvarmaya başlamıştı bütün bu kirlilikler için, çok çok çok uzun zamandan beri. Biz onu dinlememiştik! Teşekkürler bütün bu korkular için! Stres yıllardır global bir hastalıktı ama çoğumuz onunla yüzleşmek istememiştik. İşte şimdi onunla yüzleşiyoruz. Üstelik onu nasıl sevgiyle kucaklayacağımızı ve stresli insanlara nasıl destek vereceğimizi öğreniyoruz. Teşekkürler hayatlarımızı yeniden gözden geçirmeyi öğrettiğin için! Teşekkürler sana! Ki birbirimize bağlı olmanın neyi ifade ettiğini en sonunda anlıyoruz! Aramızdaki bu büyük birleşme için teşekkürler sana! Biz dünyanın değişmesi gerektiğini biliyorduk! Her şeyi sarsarak bize yardım ettiğin, bir dünya kurma şansını verdiğin için teşekkürler! Dünyayı en baştan kurmak için! BU VİRÜS BİZİM BİR PARÇAMIZ. Bizim aramızda. Bizim içimizde. O bizi birbirimize bağladı, ya fiziksel olarak ya da enerjisel olarak! Şükran duymak hem immun sistemi destekler, hem de şeyleri birçok açıdan görmemizi sağlar. Hangi açıyı seçeceğimiz bize bağlı, ama en güzeli bunların tümünden haberdar olmak…

Ve artık…

MİNNETTAR OL!
AMA UYANIK KAL!
HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK!…
DÜNYA ŞİMDİ DEĞİŞİYOR!…”

İtalya’dan can dostumun gönderdiği bir videoyu sizin için çevirdim. Çok şükür ki, bir uyanış başladı tüm gezegende. Çok şükür ki hiç bir şey göründüğü gibi değildir…

“Yeni koşulların yarattığı yeni farkındalıklarla yeni bir dünya başlıyor” değil mi?

Evet! Bu bir kozmik sıçrayış. Dünya yeni başlangıçlara uyanıyor. 20/02/2020’de açılan bir kozmik kapı bu. Güçlü titreşimlerle yükselişe uyumlanan herkes girebilecek bu kapıdan… Evrenselliğe ve evrenselliğin teklik ve bütünlüğüne… Bu kozmik sıçrayışa ihtiyacı vardı dünyanın. İnsanlık yoldan çıkmıştı. Gezegen avaz avaz yardım çağırıyordu. Hayvanlar ya bizim tarafımızdan öldürülüyor, ya da ölüme terkediliyordu. Kıyıya vuran çocuk cesetlerine ağlamıyorduk bile, sınırda öldürülen insanlara dönüp bakmıyorduk. Açlıktan utanıp evinde kendilerini siyanürle öldürüp kapıya ” dikkat siyanür var!” yazan naif ruhların çığlığına sağırdık biz. Evinden ülkesinden sürülen, yollarda telef olan yüz binlere kördük. Afrika’da açlıktan ölen on binlerin başında, ölmelerini bekleyen akbabaları görmedik, duymadık. Amazon Ormanları’nı yaktık keyif için, koskoca Avustralya’yı küle çevirdik, misilleme yaptık…

Sera gazlarını, küle dönen petrol kuyularını, nükleer santralleri… Neyse…

Biz son dönemece doğru gidiyorduk! Biz insanlık olarak sınıfta kalmıştık! Biz insanlık olarak kaybetmiştik!

İşte bu yüzden teşekkürler sana coronavirüs! Bir kez daha insan olabilme şansını verdin bize!

Bakın sosyal medyada şöyle bir yazı dönüyor son günlerde: “Çin İtalya’ya gönderdiği tıbbi maske kolilerinin üzerini filozof Seneca’dan bir şiir ile süslemiş: “Bizler aynı denizin dalgaları, aynı ağacın yaprakları, aynı bahçenin çiçekleriyiz.”

Japonya ise Çin’e gönderdiği kolileri bir Budist şiiri ile renklendirmiş: “Farklı dağlara, nehirlere sahip olsak da, hepimiz aynı güneşi, ayı ve gökyüzünü paylaşıyoruz.”

Bu asparagas da olsa, gerçek de olsa, sonunda biri bunu yazmış; yazmış ve öyle olsun dilemiş diye düşünürüm ben.

Kübalı doktorlar İtalya’ya doluştular yardım etmek için. Valensiya polisi, evinden çıkamayan halka moral vermek için halk türküleri söylüyor sokaklarda. Ülkelerinden ayrılamayıp, karantinada kalan İtalyanlara şarkılar söylüyor İspanyollar, evlerinin pencerelerinden…

Ünlü starlar, kendi balkonlarından canlı yayın yapıyor mahalle sakinlerine… Çok şükür ki uyanış başladı korona ile. Bir çağ kapandı, başka bir çağ başladı. Sadece kısacık bir zamanda tüm algılar değişti, gezegen değişti.

Şimdi yeni farkındalıklara niyet edelim; şimdi şefkate, merhamete, birlik ve beraberliğe, yardımlaşmaya niyet edelim. Egosal duyguların yerini empatinin, kıskançlığın ve rekabetin yerini hoşgörünün alması gereken bir dönem başlıyor. Zaman, yaşlıların, hastaların korunması, gözetilmesi zamanı artık. Bencilliğin yerine başkalarına da yetsin diye stoklamama, onları da kendin bilme zamanı! Kitlesel korku enerjisi frekansının derhal sonlanabilmesi için, korkunun yerine sevginin konması zamanı!

Kalbin titreşimlerinin sevgiye ayarlanması zamanı!

Haydi, büyük bir iyilik hareketi başlatalım hep birlikte! Darda, zorda, yolda kalmasın kimse artık! Yaratılmış olan her canın kalbine dokunalım! Yardımlaşalım! Dua edelim! Gezegeni ve üzerindeki her şeyi sevmeyi öğrenelim! Sevgiyi ve insanlığı kalp düzeyinde sabitleyelim…

Çünkü koronavirüs için, renk, dil, din, kültür, ırk farkı yok!

Haydi, şimdi korkmaktan vazgeç ve şükran duy! KORKU FREKANSINDAN ÇIKIP, KALBİNE SEVGİYİ YERLEŞTİR…

BAŞKA ÇIKIŞ YOK…

Mukaddes Pekin Başdil

Araştırmacı-Yazar

Kaynak: Denizli Haber

uyanış aydınlanma mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes mukaddes mukaddes ruhsal rehber kolektif bilinç farkındalık hazartandoğan hakanyedican hakanyılmazçebi abdullahcanıtez bülentgardiyanoğlu ozanpartal sevildeniz cananbekdik cenksabuncuoğlu Bülent Gardiyanoğlu Çağrı Dörter Deniz Egece Zehirli Mikrofon Halil Ata Bıçakçı Erhan Kolbaşı Hasan Hüsnü Eren Prof. Dr. Gazi Özdemir Anette Inserberg Hakan Yedican Ferhat Atik Mustafa Kurnaz Kubilay Aktaş Hazar Tandoğan Alişan Kapaklıkaya Canten Kaya Şanal Günseli Haluk Özdil Binnur Duman Tuna Tüner Eray Hacıosmanoğlu Serpil Ciritci İlhan Berat Yılmam Teoman Karadağ Dr. Ramazan Kurtoğlu Abdullah Çiftçi Abdullah Canıtez Lemurya MU