2015 yılında, Dr. Semir Osmanagiç tarafından, Saraybosna’ya 50 km uzaklıktaki, Visoko şehri yakınlarında, şimdilerde “Bosna Piramitler Vadisi” denen bölgede 5 ayrı piramit bulundu. Taşıdığı negatif iyon, manyetik alan ve bovis enerjisi bakımından çok değerli olan bu piramitlerden Güneş, Ay ve Ejderha piramitleri 2200 metre uzaklıkla ve tam bir eşkenar üçgen olacak şekilde inşa edilmişler. Bu üçgenin ortasındaki “Aşk Piramidi” ve “Mother Earth (Ana Dünya)” piramitleri de kendi içinde bir kilometrelik eşit uzaklıklarla yine bir eşkenar üçgen şeklinde yapılmışlar.
Üçgenlerin, prizmaların ve piramitlerin özelliğini ve enerjisini anlatabilmek için bir kitap yazmak gerekse de, bütün kadim yapılarda ve arkaik inançlarda bunlara bolca rastlıyoruz ve bir sır olarak saklandığını neden ve ne amaçla yapıldığını tam olarak çözemiyoruz. Spiritüel ve kozmik bağlantısı ötesinde, insan sağlığı ve healing açısından çok önemli olan bu Visoko piramitlerinden özellikle Sun piramidi(güneş piramidi) Meksika’daki piramitlerle çok benzer özellikler taşıyor. Bosna güneş piramidi, 270 metre yüksekliğinde dünyanın en yüksek piramidi. Kuzeye, doğuya, batıya ve güneye doğru yapılmış, düzgün bir dörtkenar olan bu piramidin üstü bloklarla kaplı. Sun piramidinin en üst noktasından çıkan ışınlar, kozmik kuzeyle neredeyse sıfır derece hatayla, tamamen eşleşir. Sadece sıfır derece ve 12 saniye. Saniyelik bir şaşma ile net olarak kuzeyi gösteriyor olması zaten başlı başına tuhaf ve şaşılası.
Bu manyetik ışın 7.83 hertz olup, Güneş Piramidinden çift taraflı olarak hem aşağıya( yeryüzünün derinliklerine), hem de yukarıya doğru( gökyüzüne), geliş ve gidiş yönünde, üstelik ışık hızından daha hızlı bir şekilde transfer ediliyor ve gökyüzüne ve yeryüzüne doğru akıyor. Güneş Piramidinin tepesinden fışkıran bu ultrasonik dalgalar güneşe doğru gidiyorsa, kim bilir belki de bu piramitler sadece bu gezegenin değil, tüm evrenin enerjisini üretiyor olabilir mi? Burası hem gezegenimiz, hem de bütün bir evren için özel bir yakıt yeri ve deposu olabilir mi?
Ki orada karşılaştığım mistikler ve bir grup şamanla kurduğum dostluklar sonucunda çok ilginç iddialar da işittim. Örneğin Avustralya’dan gelen Sabine ve arkadaşlarından, Güneş piramidinin bütün evrenin rahmi olduğunu ve evrenin enerjisini burada üretip doğurduğunu; Bu gebeliğin kış aylarında, doğumun ise yaz aylarında gerçekleştiğini duydum. Hatta Hırvatistan’dan buraya sık sık gelen bir grubun başındaki Nancy de, Ravne tünelinde özel bir fotoğraf makinası ile çekilmiş çok ilginç fotoğraflar gösterdi bize. Tünelin içindeki dans eden melek figürleri, insanların bedenlerinin ve omuzlarının üzerindeki enerji dalgaları, kendi avuçlarındaki tuhaf siluetlerin fotoğrafları, ses dalgalarının görüntüleri gibi. Bazı görüntüler Arap harfleri ve Arapça “Allah” yazıları idi ki şaşırıp sorduğumuzda “Evrenin dili Arapça’dır” dedi. Hristiyan kültüründe büyümüş birinin bunu söylemesi bize çok ilginç geldi aslında…
Güneş Piramidinin gölgesi yaz ayları boyunca, güneş batmadan tam önce, ay piramidi ile bire bir örtüşür ve milimetrik olarak kaplar. Net bir şekilde iki piramit üst üste gelir. Piramitlerin tümü toprak ve bitkilerle kaplıdır; tıpkı Meksika, Guatemala ve Çin’deki diğer piramitler gibi.
Bu toprak katmanlarını inceleyen Federal Enstitü’ye ve radyokarbon testlerine göre, 12.000-15.000 yıllık toprak bloklarının arasındaki fosilleşmiş yapraklar 29.000 yıl öncesine kadar gidiyor. Bu da Bosna Güneş Piramidini dünyanın en eski piramidi yapıyor. Dünyanın her yerinde binlerce insan bu piramidin enerjisini hissetmek ve spiritüel özelliklerini keşfetmek için akın akın bu piramidi ziyaret ediyorlar.
Mısır’daki en yüksek piramit olan Keops’tan( 147 mt.) daha yüksek olan Bosna Ay Piramidi (190 mt.), kumtaşı ile şekillenmiş olup, tuğla blokları ve çamurla yapılmıştır. Karbon testlerine göre bu piramidin yaşı da, Sümer, Babil ve Mısır tarihlerinden daha eskilere gider. Piramidin altındaki su yığınları ve gölcükleri, aynı şekilde Güneş piramidinin ve Dragon Piramidinin altındaki göllerle aynı özelliktedir.
Bosna Piramitler Vadisi’nin bütün piramitlerini birbirlerine bağlayan uzun ve devasa tüneller ve labirentler vardır. Şu anda sadece 1500 metresi açılmış olan bu labirentlere rehbersiz girmek tehlikeli ve yasaktır. İçlerinde onlarca oda, meditasyon odaları, yumurta şeklinde devasa seramik blokların olduğu yüksek bavis enerjili özel alanlar, altlarında su gölcükleri ile birbirleriyle kesişen ve iç içe geçen tüneller bunlar. Henüz hepsi açılmamış ve çok azına ulaşılmış olmasına rağmen şimdiden esrarengiz, gizemli ve spiritüel olup, mıknatıs gibi insanları kendine çeken bu tünellerin şifalı yanını anlatabilmek mümkün değil. RAVNE yeraltı labirenti, Bosna Piramitlerinin de kaşifi olan Dr. Sem Osmanagic tarafından bulundu ve girişten itibaren Güneş Piramidine uzaklığı 2.5 km, toplam uzunluğu ise 10 km olarak hesaplandı. Karbon testlerine göre ilk yapılan tünel 30.000 yıl öncesine ait iken, sonraki yenileme ve düzeltmeler ise 5000 yıllık.
Labirentte, radyasyonun sıfır olması ve kozmik enerji ağları, doğal radyoaktivite ya da yoğun negatif enerji bu yeraltı sularıyla ilintilidir. Bu labirentlerde mobil telefonlar çalışmaz, wifi sinyalleri alınamaz ve internet bağlantıları da kurulamaz. Bu sebeple gezegenin en gizli lokasyonu olduğu söylenebilir. Üstelik bu tarih öncesi ve duvarları ahşapla desteklenip güçlendirilmiş tünellere, hiç bir negatif varlık ya da başka boyut varlıkları giremezler. Negatif iyonlar yüzünden bunların dışarıda kaldığı söyleniyor.
Labirentteki negatif iyon sayısı 18.500 cm küp olduğu için kanser ve astım hastalarının illaki gitmesi gereken gerçek bir şifa noktası burası. Uzakdoğu’dan gelen turistlerin, özellikle Japonların ve Korelilerin saatlerce meditasyon yaptığını görüyorsunuz içeride…
Auratik enerjinin ölçüm değeri için BOVİS birimi kullanılır. Ve sağlıklı bir insanın bovis değeri 6500 civarındadır. Eğer bovis değeri 4000 lere kadar düşüyorsa o insan kesinlikle hastadır ya da mutlaka bir sağlık sorunu var denilebilir. Hatta kanser gibi daha ciddi hastalıklarda 3000’lere kadar düşer bu enerji. Özellikle kanser hastalarının ve astım hastalarının mutlaka gitmesi gereken bir yer burası.
İşte bu “bovis enerjisi” tünellerin içinde 25.000- 40.000 ‘e kadar yükseliyor. 25000 bovis enerjili, 18.500 negatif iyonlu, 7.83 manyetik alanlı ve hiç bir şekilde bakteri ve virüsün yaşayamadığı ve olmadığı bir tünel ve labirent nasıl ve neden yapılmış olabilir ve nasıl bir şifadır sizce?
Piramitlerin gizemi ve enerjisi her geçen gün binlerce insanı kendine doğru çekerken, oradaki pyramid keepers üyelerinden biri olan sevgili Lajla’nın da anlattığı gibi; ben de, döndüğümden beri dokunduğum her çeşit elektronik eşyanın ve cep telefonlarının neden durduğunu ve çalışmadığını anlamış değilim…
Mukaddes Pekin Başdil
Araştırmacı-Yazar
Tükendi
Dikkat: Tükenmek üzere!
Availability date:
uyanış aydınlanma mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes pekin başdil mukaddes pekin mukaddes başdil mukaddes mukaddes mukaddes ruhsal rehber kolektif bilinç farkındalık hazartandoğan hakanyedican hakanyılmazçebi abdullahcanıtez bülentgardiyanoğlu ozanpartal sevildeniz cananbekdik cenksabuncuoğlu Bülent Gardiyanoğlu Çağrı Dörter Deniz Egece Zehirli Mikrofon Halil Ata Bıçakçı Erhan Kolbaşı Hasan Hüsnü Eren Prof. Dr. Gazi Özdemir Anette Inserberg Hakan Yedican Ferhat Atik Mustafa Kurnaz Kubilay Aktaş Hazar Tandoğan Alişan Kapaklıkaya Canten Kaya Şanal Günseli Haluk Özdil Binnur Duman Tuna Tüner Eray Hacıosmanoğlu Serpil Ciritci İlhan Berat Yılmam Teoman Karadağ Dr. Ramazan Kurtoğlu Abdullah Çiftçi Abdullah Canıtez Lemurya MU